MATEMATİK HABERLERİ

Civcivler Toplama ve Çıkarma Yapabiliyor



İtalya’nın Padova ve Trento üniversitelerinden bilim adamları, civcivlerin aritmetikten anladığını ortaya koydu.

Bilim adamları, civcivlerin iki paravanın arkasına yerleştirilen nesneleri “toplayıp-çıkartma” kabiliyetine sahip olduğunu denemeler yoluyla gösterdi. Araştırmanın liderlerinden Lucio Regolin, denemeler sonucunda civcivlerin, hangi paravanın arkasında daha fazla sayıda nesne olduğunu bulmak için “temel aritmetiğe” başvurduklarını belirtti.

Proceedings of the Royal Society B. dergisinde yayımlanan araştırma sonuçlarında, civcivlerin her zaman, yumurtadan çıkar çıkmaz annelerine yakın kalmaları ya da onu izlemeleri gibi tanıdık nesnelere yakın kalmaya çalıştıkları kaydedildi. Regolin ve meslektaşları denemelerinde, civcivlerin tanıdık bulacaklarını tahmin ettikleri yumurta şeklindeki çikolataların içinden çıkan sarı plastik kutuları kullandı.

Regolin, bu plastik kutuları, her seferinde bir tane olmak üzere paravanın arkasına saklayarak bir civcivin gözü önünde “kaybettirdiklerini” söyledi. Civciv bu mini matematik sınavını bir kutunun içinden izlerken plastik kutuların 2 tanesinin bir paravanın 3 tanesinin de diğer paravanın arkasına yerleştirildiğini anlatan Regolin, kutusundan serbest bırakılan civcivin, hafızasını kullanarak iki paravandan en çok nesneyi bulundurana gittiğini saptadıklarını ifade etti. Paravanların arkasındaki nesnelerin birinden diğerine geçirilerek sayılarının değiştirilmesinin de bu “aritmetikçi’ civcivleri kandıramadığı kaydedildi.

Primatların ve maymunların sayabildikleri ve hatta evcil köpeklerin basit toplamalar yapabildiklerinin halihazırda bilindiğini kaydeden uzmanlar, bu çalışmanın, bu kadar genç bir hayvanın, önceden eğitilmeden, bu kabiliyete sahip olduğunu gösterdiğini belirtti.

Dünya matematik yarışmasında birinci Türkler oldu

Kocaeli'nde eğitim veren Özel Erkul İlköğretim Okulu öğrencileri, 180 bin yarışmacının katıldığı Dünya Matematik Olimpiyatı'nda altın madalya almayı başardı. Ahmet Güneri, İrem Narman ve Kadir Aslantaş'tan oluşan matematik olimpiyat takımı Türkiye'ye madalya kazandırmış olmanın mutluluğunu yaşıyor. 6. sınıftan itibaren bu yarışmaya hazırlanan öğrenciler yoğun bir çalışma programının ardından gelen birinciliğin sevincini şu sözlerle dile getiriyor: "3 yıldır birlikte aynı takım arkadaşları ile çalışıyoruz. 6. sınıfta başladığımız olimpiyatların 3 yıl sonra karşılığını alıyoruz. Hedefimiz geleceğin bilim adamları olmak ve Amerika'da aldığımız bu başarıya paralel NASA gibi bir kurumun Türkiye'de bulunmasını sağlamak ve ülkemizde bu çalışmaları yapmaktır." Amerika'nın dışında Singapur 6, Kanada 5, Çin 2, Honk Kong 1, Filipinler 1 ve Guam Adaları 1 madalya kazandı. Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Nebraska Üniversitesi tarafından yapılan ve dünyanın en prestijli yarışması olarak kabul edilen İlköğretim Okulları Dünya Matematik Olimpiyatı'nın (AMC-8) bu yıl 22'ncisi düzenlendi. İnternet üzerinde yapılan yarışmaya dünya genelinde 180 bin öğrenci katıldı. Türkiye'den de çok sayıda öğrencinin katıldığı yarışma sonuçlandı. Sonuçlara göre Türkiye'de bir tek Özel Erkul İlköğretim Okulu altın madalya aldı. Okulun başarısını kutlayanlar arasında Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de yer aldı. Altın madalya alan öğrenci ve öğretmenleri dün makamında kabul eden Çelik, "Geleceğin Türkiye'sini kuracak olan siz değerli gençlerin bilgiyi uygulamaya dökmenizi istiyorum." dedi. Bu yıl 22.si düzenlenen AMC-8'de okul puanları, yarışmaya katılan 3 öğrencinin doğru cevap toplamına göre hesaplanıyor. Öğrencilere 25 adet soru soruluyor ve 66 ile 75 puan arasındaki okullara ödül veriliyor. Türkiye'den yarışmaya katılan okullar arasında Özel Erkul İlköğretim Okulu öğrencileri, 66 puanı bularak altın madalya almayı başardı. Özel Erkul İlköğretim Okulu Matematik Olimpiyatı koordinasyon sorumlusu Kıvanç Yanık, öğrencilerle uzun süredir olimpiyatlara hazırlandıklarını söyledi. Alınan bu başarının kendilerine yeni başarı yolunda güç vereceğini ifade eden Yanık, "Öğrencilerimiz 6. sınıfta ilköğretim müfredatını bitirdiler, 7. sınıfta ise lise müfredatını bitirdiler ve ilköğretimde çıkmış olimpiyat sorularını çözdüler. Bundan sonra da ulusal ve uluslararası düzeydeki yarışmalarda öğrencilerimizin başarısı için yoğun bir çalışma programı ile hazırlıklarımız devam edecektir." dedi.

Erkekler matematikte kızlardan iyi değilmiş!
Science dergisinde yayınlanan bir haber, matematikte erkeklerin kızlardan daha iyi olduğuna dair genel kanıyı yalanladı.Oldukça yaygın bir kanaat olan kadınların çoğunun bilim ve teknoloji alanlarında kariyer yapacak donanımlarının olmadığı kanısının aksine, ikinci sınıftan on birinci sınıfa kadar 7 milyondan fazla öğrenciden edinilen test sonuçlarının analizine göre kız ve erkek öğrencilerin matematik puanları arasında herhangi belirgin bir farka rastlanmadı. Bu çalışma aynı zamanda erkeklerin matematik dehası olmaya kızlardan daha yatkın oldukları varsayımını da sarstı. Araştırma sonuçlarına göre, en yüksek puana ulaşan yüzde 5'lik grupta erkek öğrenciler kadar kızlar da yer aldı. Araştırmayı yöneten Wisconsin üniversitesinden Psikolog Janet Hyde "Hem aileler hem de öğretmenler matematikte erkeklerin kızlardan daha iyi olduğu yargısını taşımaya devam ediyor." dedi ve ekledi: "Bence bu yargı tam olarak doğru değil." Hyde ve meslektaşları 2005 ve 2007 yılları arasındaki matematik testlerinin sonuçlarını ayrıntılı olarak incelediler. Araştırmacılar, California ve diğer dokuz eyaletteki kızlar ve erkeklerin ortalama puanlarını karşılaştırarak hiç bir eyalette kızların ya da erkeklerin belirgin bir üstünlüğü olmadığı sonucuna vardılar. Sorular karmaşık muhakeme yeteneklerini ölçmeye yönelik tasarlanmış olduğu halde, cinsiyetler arasındaki farklılıklar ihmal edilebilir düzeyde kaldı. Araştırmaya katılmamış olan Claremont McKenna College'dan psikoloji profesörü Diane Halpern " Bu verilerde kızların matematikte başarılı olamayacağına dair hiçbir şey yok". diye konuştu. Halpern, ayrıca kızların ders müfradatından elde edilmiş testlerde daha iyi puanlar aldığını belirtti. Doksanlı yıllarda yapılan çalışmalarda erkek ve kız öğrencilerin ilk okulda matematik testlerinde eşit puanlar alırken liseye gelindiğinde erkeklerin kompleks problemler içeren testlerde kızları geride bırakmaya başladığı tespit edilmişti. Hyde, seçkin üniversitelere girebilme kaygısının kızları üst düzey matematik dersleri almaya itmiş olmasını, doksanlı yıllarlada yapılmış testler ile günümüzde yapılan testlerin sonuçları arasında ortaya çıkan bu farklılığın bir sebebi olabileceğini düşünüyor.



Mantık sorusunu kimse çözemedi: 'Bülent'in oğlunun adı nedir?'...


MANTIK SORUSUNDAKİ MANTIKSIZLIK

İlköğretim okulları 3. sınıflara dağıtılan kitaptaki mantık sorusu şöyle: Milliyet gazetesinin haberine göre; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilköğretim okulları 3’üncü sınıflara dağıtılan ‘İlköğretim Matematik 3 Öğrenci Çalışma Kitabı’nda yer alan mantık sorusu tartışma yarattı. Bu sorunun ilköğretim üçücü sınıf öğrencileri için ‘kazık soru’ olduğu belirtilirken, Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü, konuyu Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu'na iletme kararı aldı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İlköğretim Okulları için, Hülya Nalan Mamaç, Nevzat Ünsal ile Fatma Derya Yavuz’un yazdığı yeni müfredata göre hazırlanan İlköğretim 3’üncü sınıf Matematik Öğrenci Çalışma Kitabı’nın 85’inci sayfasındaki soru dikkat çekti. Kitapta, ‘İlginç’ başlığıyla verilen soru şöyle: “Levent ve Bülent oğullarıyla balık tutmaya gittiler. Levent oğlunun tuttuğu balığın iki katı kadar balık tuttu. Bülent de oğlunun tuttuğu balığın iki katı kadar balık tuttu. Toplam 21 balık tutulmuştu. Levent’in oğlunun adı Mert’ti. - Bülent’in oğlunun adı nedir? - Her biri kaç balık tutmuştur?” TALİM TERBİYE KURULU'NA İLETİLDİ Konya İl Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin, yeni müfredatta ezberciliğin yerine çocukların araştırmaya yönelik bir eğitim görmelerinin hedeflendiğini söyledi. Kitapta yer alan ‘kazık soru’ ile ilgili uzmanlarla değerlendirme yaptıklarını belirten Halil Şahin şunları söyledi: “Sorunun soruş şekli, rakamların içerisinde verilen bilgiler, bir babanın evladının isminin ne olup olmadığı yok. Herkesin soruyu görür görmez cevabı şu diyeceği bir şey yok. Arkadaşlarımızla toplanıp konuyu Talim Terbiye Kurulu'na iletme kararı aldık.”

Matematikle Allah'ın varlığını ispatladı
Polonyalı bilim adamı, matematik ile Allah'ın varlığını ispatladı. Heller, bu ispatı ile dünyanın en pahalı ödülünü BM'de bir törenle aldı. Polonyalı Katolik rahip ve aynı zamanda usta bir matematikçi olan Prof. Dr. Michael Heller, dünyanın en yüksek miktarlı akademik ödülünü Allah'ın varlığını Matematikle ispatladığından dolay kazandı. TimeTurk'ün haberine göre, John Templeton Kuruluşunun kurucusu John Templeton, “Heller'in derin araştırmaları dini kavramlara ve bilim alanına yeni ufuklar açmıştır” dedi. Kurum, Heller'i kosmoloji ve filozofi ile matematik ve metafizik alanlarında üstlenmiş olduğu görev çizgisinden dolayı bu prestijli ödüle layık gördü. Birleşmiş Milletler (BM)'nin New York'taki binasında yapılan ödül töreninde, ömrünün 40 yılını din ve bilimin uzlaşmasına adayan 72 yaşındaki Heller'e bu ödülün “manevi gerçeklerle alakalı araştırma ve keşfetme çalışmalarındaki ilerlemelerden” dolayı bu ödülün verildiği belirtildi. Şu ana kadar bilim ve teoloji alanında 30 kitabı ve 400 akademik yazısı olan Heller, Cracow'da Pontifical Academy of Theology'de profesör olarak görev yapıyor. Prof. Dr. Heller, “kâinatın bir başlangıcı olduğuna göre, bir yaratıcısı olmalıdır ve bu yaratma eylemi uzay ve zaman dışında gerçekleşmiştir. Kâinatın yaradılış nedenini soracak olursak, matematik kurallarının nedenlerini sorgulamak zorundayız. Bunu yaptığımızda da tekrardan Allah'ın kâinatı yaratma düşüncesine varıyoruz. Asıl sor ortaya söyle çıkıyor; hiçbir şey olmamaktansa neden bir şeyler var? Bu soruyu sorduğumuzda tüm diğer nedenler gibi bir nedeni sorgulamış olmuyoruz. Tüm muhtemel nedenlerin kökünü sorgulamış oluyoruz. Bilim; insan zihninin, Allah'ın zihnini okuyabilmek için, bizim ve yaratılan şu dünyanın etrafında olup bitenleri sorgulama yolunda kolektif bir çabadır” dedi. Heller, kazandığı 1.6 milyon dolarlık ödülü, bilimsel ve teolojik çalışmalar yapan Cracow'daki Copernicus Merkezinin gelişimi için bağışlayacağını söyledi.

38 yıllık problemi gece bekçisi çözdü

Tam 38 yıldır matematikçilerin kafa patlattığı bir problem, bir zamanlar işsiz kalınca gece bekçiliği de yapan 63 yaşındaki İsrailli matematikçi tarafından çözüldü. Bilim çevreleri, asıl şaşırtıcı olanın Avraham Trakhtman'ın geçmişi ve problemi ilerlemiş yaşında çözmüş olması olduğuna işaret ediyorlar. 1992 yılında Rusya'dan İsrail'e göç eden ve alanında iş bulamadığı için gece bekçiliği yapan Avraham Trakhtman'ı keşfederek Tel Aviv yakınlarındaki Bar Ilan Üniversitesi'ne aldıran matematikçi Stuart Margolis, "Diyelim ki bir e-mailinizi kaybettiniz ve bulmak istiyorsunuz. Trakhtman'ın çözümü sayesinde bulmanız garantidir. Ya da mesela hiç bilmediğiniz bir şehirde yolunuzu kaybettiniz. Hiçbir yol levhası olmasa bile Trakhtman haritasıyla gitmek istediğiniz yere gideceksiniz" dedi. Japonya'da 60 yaşında bir adam, "Pi" sayısını yüzbirinci basamağına kadar ezberleyerek rekor kırdı. İnanılmaz hafızasıyla herkesi şaşırtan ve eski rekoru 83 bin 431 ondalık olan Haraguçi, belediye yetkililerinin huzurunda bu ilginç rekoru kırarken sadece iki saatte bir on dakika mola verdi. Bir belediye yetkilisi, "Haraguçi'nin çok özel bir hafızası var. Ondalık dizilerine karşılık gelen isimler düşünerek hatırlıyor" dedi. Rekortmen adam da, gösteriyi tamamladıktan sonra "Hiç heyecanlanmadım. Hafızamda ne varsa boşalttım" diye konuştu. Pi sayısı, çemberin çevresiyle çapı arasındaki oranı gösterir. Pi sayısında, düzenli şekilde tekrar etmeyen sonsuz sayıda basamağa ihtiyaç var. İlk 65 basamağa kadar ondalık açılımı şöyle: 3,14159 26535 89793 23846 26433 83279 50288 41971 69399 37510 58209 74944 5923.